15 Temmuz 2017 Cumartesi

16 Temmuz- Günlük-( Uyuyamamak-Yazmak-Dinlemek-Gezmek)

16 Temmuz

Yine sabah erkenden uyandım(7.05)Bugünlerde uyku sorunum var.Gece uyuyamıyorum, saat biri ,ikiyi  buluyor uyumam; bazen üçü. Çok da şikâyetçi değilim.Kitaplara , yazıya veriyorum kendimi. Kuşların cıvıltısı, sabahın esintisinde balkonda yazıyorum bu yazıyı ve sigaramın, Sezen'in eşliğinde... Bugünlere ileride baktığımda Yaşar, Sezen albümleri, uç uca eklediğim sigaralar, kitaplarım ve bir türlü tamamlayamadığım "Günlükleri Okurken" adını vermeyi düşündüğüm yazı gelecek aklıma. Ben bir yazıyı önce küçük notlar hâlinde kafamda yazıyorum, sonra toparlıyorum belki dağınık ;ama böyle işte.

Cemal Süreya, "Günler" yarıyı geçti; İlhan Berk "El Yazılarına Vuruyor Güneş"le uyandım bu sabah.Kalkınca nedense bu kitaba başlamak istedim.İlk on sayfayı soluksuz okudum. Okurken Cemal Süreya'yı hissettim bir an. İkisi de şiirin önce bir dize, bir dil, bir ses işi olduğunu belirtmiş.( Yazının bir bölümü çıktı işte) Edebiyat öğretmenliğimden utandım nedense.Şiir hakkında ne çok, ne güzel şeyler söylemişler. Sonra dedim, sen de en azından bunları okuyorsun, üzme kendini onlar büyük şair, kuramcı, böyle avuttum kendimi. Çok da haksızlık etmeyeyim, benim de şiir görüşlerim var tabii ki.Ne ki ben onları kendine saklayan, kimi zaman derslerde anlatan bir öğretmenim.Onlar , çok kafa yormuşlar bu işe. Hoş sanki Cemal Süreya her zamanki gibi muzipliğiyle göz kırpıyor ,"Serkan Hoca çok da caf caflı sözleri sevmem ,bilirsin." diyor.(Neyse gerisi Mavi Yeşil'e yazacağım yazıya kalsın.)

Sezen de kıpır kıpır," üfle de söneyim",diyor. İlahi Sezen, ne çok özlemişim seni dinlemeyi.Ben kendime bunu nasıl yaptım! 90'larda evimizde Sezen Aksu'nun bütün albümleri vardı.Kimini ben , kimini birader almıştı. Sonra hep kendini tekrara başladığını düşündüm.2000'lerde bir bıraktım Sezen dinlemeyi bırakış o bırakış.Oysa gençliğimde "Sezuş aşkım" derdim.O kadar severdim.Neyse bu yaz bolca telafi edeceğim.İşte öğretmenliğin güzel yanlarından biri: Tatil ; bolca kendinlesin, yat, kalk, oku, yaz, dinle, dinlen. Çocuklarımı , gençlerimi, de özledim bu arada.Özlemek güzeldir, diyen bir şâir vardı herhâlde , yoksa da ben söyledim.Bundan bir şiir çıkar belki.

Dün gezdim de Buldan Yayla Gölü'ne gittik üç aile. Güzel bir piknikti. Haftaya hanım bir hafta izinli , bakalım yol bizi nereye götürecek. O zaman görüşürüz.Beni takip etmeye devam edin. (Hasan Oruç kulakların çınlasın.)







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder